Rapor Y/CHP'nin 2016'da yayımladığı CHP Göç ve Göçmen Sorunlarını İnceleme Komisyonu Mülteci Raporu ile ilgili. Bu rapor CHP'li vekillerce hazırlanıp TBMM'ye sunuluyor. CHP'nin geçici koruma statüsündeki sığınmacılarla ilgili yegâne resmi yazıtı...
Y/ Cumhuriyet Halk Partisi 2016 yılında “Göç ve Göçmen Sorunlarıyla ilgili bir rapor yayınlıyor. Bu raporda 9 tane Y/CHP vekili görev yapıyor. Mesela bir tanesi Abdullah Öcalan’ın savunucusu, Demirtaş’ın dostu, Türk düşmanı Sezgin Tanrıkulu.
Y/CHP bu raporda 160 sayfa boyunca İktidar Partisine Göçmen sorunuyla ilgili öneriler aktarırken aslında nasıl bir ihanet raporu hazırlanmış bakalım.
Örneğin Türkiye Cumhuriyeti’nin yapmış olduğu yardımlar bir lütuf gibi dağıtılmamalıdır. Onların hakkı olmalı ve Sosyal Yardım gibi dağıtılmalıdır, deniliyor.
Mültecilerin yaşam koşullarının iyileştirilmeli vurgusunun üzerinde duruluyor.
Fakat Göçmen veya Sığınmacı denilmiyor. Israrla Mülteci kelimesi üzerinde duruluyor. Ayrıca Türkiye Cumhuriyeti’nin Göç ve Mülteci Entegrasyonu için bakanlık kurarak, buradaki yaşamları için politika uygulanmalı deniliyor.
Türkiye Cumhuriyeti’nin 1951 yılında girmiş olduğu Cenevre Sözleşmesinden çekilmesi ve Mültecilere hakların temini talep edilmekle birlikte Uluslararası hukunun mültecilere vermiş olduğu haklardan bu kişilerin yararlanması isteniyor.
Yani dün nasıl azınlık sorunları üzerinden Osmanlı Devletini çökertmek için uğraş verildiyse bugün de mülteciler üzerinden aynı yolların denenmesi için Y/CHP bir kapı açmaya çalışmış.
Suriyeli göçmenlerin Türkiye’ye girişi esnasında Askerimizin arama, tarama, kaçakçı veya örgütçülerin Türkiye’ye girişine izin vermemesini eleştirip sınırda ölümler oluyor. Bu tarz sıkı tedbirlerin kaldırılmasını dahi istiyor rapor.
Milyarlarca Dolar harcadığımız Fakir Türk’ten alıp Arap kursağını doyurduğumuz bu göçmenlere yeteri kadar ilgi ve alaka hala gösteremiyormuşuz. Eğitim, Sağlık alanlarında hala eksiklikler varmış rapora göre. Suriyeli çocukların eğitime devam edememesi, sağlık haklarının ve barınma ihtiyacının karşılanamaması eleştiriliyor.
Geçenlerde internette bir haber gördüm. Araştırdım Trabzon’da ikamet eden bir Suriyeli aile 2 çocuk yapıyor. Bu çocukları yaparken devlete hiçbir ücret ödemiyorlar. Kadın 3. Çocuğuna hamileyken bu aileye Türk Vatandaşlığı veriliyor. Bu ailede kabul ediyor. Haliyle 3. Çocuğun doğum anı geliyor, hastane yatış bedeli ve doğum ücreti almak istiyor. Suriyeli adam hemen itiraz ediyor. Diyor “Ben şu ana kadar burada 2 çocuk yaptım. Hiç para ödemedim bu para da neyin nesi?” Hastane yönetimi adama artık Türk Vatandaşı olduğunu ve Suriyeli haklarından yararlanamayacağını söylüyor.
İşte arkadaşlar Y/CHP’nin sanırım ülkede Suriyelilere verilen haklardan ya haberi yok. Ya da işlerine gelmiyor.
Ayrıca bu adamlara eğitim, sağlık veya yargı hizmeti verirken tecrübemiz yokmuş. Yani dil tecrübesi…
O yüzden onlar Türkçe değil. Bizim Arapça öğrenmemiz lazımmış. Bunu okuyunca aklıma şu geldi. “1877 yılında Osmanlı Parlamentosunda gelecek seçim kanunu tartışılırken, "milletvekillerinin Türkçe bilme mecburiyeti' hükmüne Arap mebuslar itiraz etmiş, Ahmet Vefik Paşa da "Aklınız varsa dört yıla kadar öğrenirsiniz" demişti.
Eğer bu ülkede sığınmacıysanız o ülke size entegre olmaz. Siz entegre olmak zorundasınızdır. Ama Suriyelilerin zaten böyle isteklerinin olmadığı zamanlarda dahi böyle bir iktidar ve muhalefet olduğu için adamlar kendilerinde her türlü hakkı buldular.
Anlayacağınız raporda Türkiye’nin dışarıdan yıkılmasına gerek yok. İçeriden yıkılması için tüm şartlar oluşturulmuş. Mesela raporun bir kısmında Göçmenlerin bir kısmının artık kalıcı olacağını ve bunun kabul edilmesi gerektiği savunuluyor. Şayet bu konu hakkında yani Suriyelileri istemeyen tavır sergileyenlere karşı da tolere gösterilmeden cevap verilmesi isteniyor.
Anlayacağınız bugün Y/CHP’nin Göçmenler hakkında söylediği sözler aldatmacadan ibarettir. CHP'nin amacı Türkiye'nin temel yapı taşlarına dinamit yerleştirmekten ibarettir. ibarettir.
Yorumlar
Yorum Gönder